Serbest Bankacılık Nedir? Piyasaların Görünmez Eliyle Paranın Dansı Tarihsel Bir Başlangıç: Devletin Gölgesinden Çıkan Bankalar Serbest bankacılık, kısaca devletin para arzı üzerindeki tekelinin kaldırıldığı, bankaların kendi para birimlerini ihraç edebildiği bir sistemdir. Bu kavramın kökenleri 18. ve 19. yüzyıl Avrupa’sına, özellikle İskoçya ve Kanada gibi deneysel finans ortamlarına dayanır. O dönemde, devletin merkezî bir para otoritesi bulunmadığı bölgelerde bankalar kendi banknotlarını basıyor, bu paralar piyasa güvenine ve bankanın itibârına göre değer kazanıyordu. Bu sistemin tarihsel temelinde, piyasanın kendiliğinden düzenlenme fikri vardır. Adam Smith’in “görünmez el” metaforu burada güçlü bir biçimde yankılanır. Bankaların iflas riski, piyasa denetimini doğal bir şekilde sağlıyor;…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Kısaca: “Kampüs okul” parıltılı bir vaat olabilir; ama ulaşım yükünden mekânsal eşitsizliğe, özgürlükten pedagojik esnekliğe kadar ciddi bedelleri var. “Kampüs okul ne demek?” sorusunu yeniden ve cesurca sormalıyız. Kampüs Okul Ne Demek? Parlak Bir Fikir mi, Pahalı Bir Yanılsama mı? Açık konuşalım: “kampüs okul” dendiğinde çoğumuzun gözünde spor salonları, laboratuvarlar, geniş yeşil alanlar ve kusursuz bir düzen canlanıyor. Ama her parlak görüntünün ardında, göze görünmeyen gölgeler de var. Kampüs okul ne demek? Basitçe; birden fazla eğitim birimini (anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise) ya da tek bir kademeyi, şehir gürültüsünden kopuk, geniş bir arazide, yüksek güvenlik ve lojistik düzenle kurulu büyük bir…
Yorum BırakÖğrenmenin Gücü ve “Peşin Hüküm” Üzerine Bir Eğitimcinin Düşünceleri Öğrenme, insanın dünyayı yeniden anlamlandırma sürecidir. Her yeni bilgi, bir yargıyı yıkar veya yeniden kurar. Ancak bu sürecin önündeki en büyük engellerden biri, zihnin inşa ettiği görünmez duvarlardır: peşin hükümler. Bir eğitimci olarak yıllar içinde şunu fark ettim: İnsanlar çoğu zaman öğrenmekten değil, yanıldığını fark etmekten korkar. Çünkü yanılmak, benliğin savunma mekanizmasını tetikler. Oysa gerçek öğrenme, işte tam da o savunmanın yıkıldığı yerde başlar. Bu yazıda, “Peşin hükümlü ne demek?” sorusunu yalnızca dilsel bir tanım olarak değil; aynı zamanda pedagojik, bilişsel ve toplumsal bir mesele olarak ele alacağız. — Peşin Hükümlü…
Yorum BırakNumara Gizleme ve Gösterme: Dijital Gizliliğin Temel Araçları Günümüz dijital çağında, telefon numarası gizleme ve gösterme özellikleri, bireylerin gizliliklerini koruma ve iletişimlerini güvenli bir şekilde sürdürme adına önemli araçlar haline gelmiştir. Bu özellikler, hem kişisel hem de profesyonel yaşamda çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır. — 📞 Numara Gizleme Nedir? Numara gizleme, bir telefon görüşmesi sırasında arayan kişinin telefon numarasının karşı tarafa görünmemesini sağlayan bir özelliktir. Bu işlem, arayan kişinin kimliğini gizleyerek, gizlilik ve güvenlik endişelerini azaltır. Özellikle tanımadığınız kişilere veya kurumlara telefonla ulaşırken, numaranızın görünmemesi istenebilir. — 🔐 Numara Gizleme Nasıl Yapılır? 1. Tek Seferlik Gizli Arama Numaranızı sadece bir arama için…
Yorum Bırakİşlevselcilik Dil Bilimi Akımının Kurucusu Kimdir? İnsan Zihninin İşlevsel Düzeni Üzerine Psikolojik Bir Okuma Bir psikolog olarak, insan davranışlarının ardındaki anlamları çözmeye çalışırken en çok dikkatimi çeken şey, dilin yalnızca iletişim aracı değil, zihinsel bir işlev sistemi olduğudur. İnsan konuştuğunda yalnızca kelimeler üretmez; düşüncelerini, duygularını ve sosyal niyetlerini biçimlendirir. Bu noktada, dilin yapısını “nasıl kurulduğu” kadar “neden böyle işlediği” de önem kazanır. İşlevselcilik tam da bu soruya yanıt arar. Dilin görevini, iletişimdeki rolünü ve zihinsel süreçlerle olan bağını inceler. İşlevselciliğin Kurucusu: André Martinet Modern dilbilimde işlevselcilik akımının kurucusu olarak kabul edilen isim André Martinet’tir. 20. yüzyılın ortalarında ortaya koyduğu yaklaşım,…
Yorum BırakGiriş: Sözcüklerin İnşası ve Anlatıların Hâkimiyeti Bir edebiyatçı, kalemini yalnızca seslerin dansı sanmaz; o, harflerin dokunduğu yarayı, sözcüğün izdüşümündeki kırgınlığı, metnin içinden sızan mücadeleyi okur. Kelimeler, tıpkı bir mücevher işçisinin elinde şekillenirken kırılgan bir cam gibi karmaşık, kırılgan ve güçlüdür. Anlatılar ise bir rüzgâr gibi gelir geçer, fakat aynı zamanda dünyaları dönüştürecek bir tür çekim gücüne sahiptir. Her hikâye, kendi evrenini kurar; her bakış açısı, bir özgürlük talebini fısıldar. İşte bu yazıda, “Güç Birliği Partisi kime ait?” sorusunu, salt siyaset sosyolojisinin sınırlarının ötesinden geçirip edebi merceklerle inceleyeceğim. Güç Birliği Partisi: Resmi Kimlik, Kurucu ve Aitlik Resmî kayıtlara göre Güç Birliği…
Yorum BırakGalatasaray Takım Kaptanı Kim? Icardi’nin Pazubendi Üzerinden Kulübün Geleceğini Tartışalım Bugün itibarıyla Galatasaray’ın birinci kaptanı Mauro Icardi; Muslera sonrası bant resmen ona geçti. Yardımcı kaptanlar: Abdülkerim Bardakcı ve Kaan Ayhan. Bu yazıyı bir iddiayla açıyorum: Galatasaray’da kaptanlık pazubendi bugün doğru kolda olabilir, ama bu “doğru” yarın hâlâ doğru kalacak mı? Kaptanlık, sadece bir bant değil; kulübün değerlerini, saha içi-saha dışı yönünü belirleyen bir pusula. Bu yüzden “Galatasaray takım kaptanı kim?” sorusunu cevaplarken, cevapta gizlenen daha zor soruları da masaya yatırmak şart. — Muslera’dan Icardi’ye: Miras, Zamanlama ve Beklentiler Galatasaray’da bir devir kapandı: 14 yılın, sayısız kupanın ve istikrarın adı Fernando…
Yorum BırakÖğrenmenin Dönüştürücü Gücü ve Göz Merceği Üzerine Bir Yolculuk Öğretmenlik, sadece bilgi aktarmak değil, aynı zamanda bakışı dönüştürmektir. Her öğrencinin dünyayı farklı biçimde görmesi, eğitimcinin öğrenme sürecini yeniden düşünmesini sağlar. Tıpkı bir göz merceği gibi, öğrenme de odaklamayı, netleştirmeyi ve anlamayı mümkün kılar. Göz merceği takmak yalnızca fiziksel bir netlik sağlamakla kalmaz; aynı zamanda öğrenmenin doğası üzerine düşündüğümüzde, bu eylem bilgiye ve farkındalığa giden bir metafor haline gelir. Peki, göz merceği neden takılır? Bu sorunun yanıtı yalnızca biyolojik değil, aynı zamanda pedagojik ve toplumsal bir derinliğe sahiptir. Göz Merceğinin Öğretici Metaforu Bir insanın göz merceği, tıpkı öğrenmenin kendisi gibi, odaklanmayı…
Yorum BırakAtlarda GETR Ne İşe Yarar? Geleceğin At Sağlığına Dair Yeni Ufuklar Atlarla ilgilenen herkesin son yıllarda daha sık duymaya başladığı bir terim var: GETR. Belki siz de bu kavramı duydunuz ama tam olarak ne anlama geldiğini, gelecekte neleri değiştirebileceğini merak ediyorsunuz. Ben de bu yazıda, aynı merakla yola çıkan biri olarak sizinle beyin fırtınası yapmak istiyorum. Çünkü GETR yalnızca bir veterinerlik uygulaması değil; at sağlığı, performansı ve insan-at ilişkisi açısından geleceği şekillendirebilecek devrimsel bir fikir. GETR Nedir ve Neden Önemlidir? GETR (Gastrointestinal Equine Treatment & Regulation), atların sindirim sistemini düzenlemek, iyileştirmek ve optimize etmek için kullanılan modern bir yaklaşımın kısaltmasıdır.…
Yorum BırakGulyabani Nerede Görüldü? Ekonomik Hayaletlerin Piyasadaki İzleri Bir Ekonomistin Girişi: Kıt Kaynaklar, Sonsuz Korkular Bir ekonomist olarak her sabah şu gerçeği hatırlarım: Kaynaklar sınırlıdır, ama arzular sonsuz. Bu dengeyi yönetemediğimiz her an, ekonominin derinlerinden bir “Gulyabani” yükselir. Piyasaları sarsan krizler, görünmeyen borçlar, manipülatif beklentiler… Hepsi modern dünyanın ekonomik gulyabanileridir. Ama “Gulyabani nerede görüldü?” sorusunu bugün metaforik bir anlamda sormalıyız: Bu görünmez varlıklar hangi piyasalarda dolaşıyor, hangi davranışlarımız onları çağırıyor? Ekonomik sistem, tıpkı bir orman gibidir; üretim, tüketim ve beklentiler arasında bir ekosistem vardır. Fakat bu ekosistemde dengesizlik ortaya çıktığında, o sisli ormandan “görünmeyen elin” değil, “görünmeyen canavarın” sesi duyulur. Piyasa…
Yorum Bırak